Tek odalı bir dairenin iç

Küçük yatak odası tasarımı: İskandinav tarzında kentsel romantizm

Paha biçilmez metrekareler harcamaya değer mi?Alan kısıtlıyken karmaşık mobilyalar ve sayısız dekoratif eşya mı yerleştiriyorsunuz? Birçoğu basit, temiz ve özlü bir tasarımı tercih etmenin daha iyi olacağı konusunda hemfikir olacaktır. Ancak bu nitelikler, Stockholm'ün merkezinde küçük bir dairenin tasarımının temelini oluşturan İskandinav tarzının tamamen doğasında var. Vanilya rengindeki döşeme, tüm iç mekanın renk paletinin tonunu belirliyor. Bej, gümüş ve pembemsi bileşenleri atmosferi sakin ve sofistike bir şekilde dolduruyor. Beklenmedik doku kombinasyonu ve çeşitli lambaların kombinasyonu, dekora etkileyicilik ve sofistike bohemlik katıyor. Bu tek odalı dairenin gerekli görüntü derinliğini yaratmak için tasarımcılar, alanını stil, şekil ve doku bakımından heterojen unsurlarla doldurmaya karar verdiler. Nötr döşemeli yumuşak bir kanepe, uzun silindir şeklindeki aynalı bir masaya bitişiktir ve 70'lerin tarzındaki özlü zemin lambaları, kristalin parlaklığını yayan bir sarkıt lambanın muhteşem güzelliğine boyun eğiyor gibi görünmektedir. Kontrast ve heterojenlik hissi, odanın ortasındaki uzun tüylü halı ve duvarlardaki parlak el yapımı posterlerle güçlendirilmiştir. Metrekare sıkıntısına rağmen, projenin yazarları iç mekanı faydacı nesnelerle aşırı yüklememeye kesin olarak karar verdiler. Kanepenin karşısındaki duvarın tüm genişliği, eşyaları depolamaktan çok şık dekoratif unsurları (vazolar, şamdanlar, saksılar) sergilemeye hizmet eden alçak bir dolap tarafından işgal edilmiştir. Mutfak, banyo ve yemek alanı,Koridorda düzenlenmiş, modern tarzda dekore edilmiş, bu durumda beyaz ve parlak yüzeylerin, özlü mobilyaların ve grafik dekorun bolluğu ile ifade edilmiştir. Dairenin gerçek alanı ile boyutlarının görsel algısı arasındaki tutarsızlığın sırrı, ışık paletinin kullanılmasında ve etkileyici vurguların doğru yerleştirilmesinde yatmaktadır. Bu iç mekan açık bir kanıtmekansal ve finansal kısıtlamaların doğal olarak mülk sahiplerinin ve tasarımcıların hayal gücünü harekete geçirdiğini. Bu koşullar altında her proje, tasarım sanatının gerçek bir başyapıtı haline gelebilir.

Yorumlar

yorumlar